18 Temmuz 2012 Çarşamba

Hasbihal Durumları Mütemadiyen Karışık


 


Yüreğimin askısında bilinmezlik dolu koca bir özlem sallanırken, neye özlem duyduğundan bir haber kendime demledğim çayın tadı iyice buruklaştı... 

Ne askıda yer kaldı sevinçlere ne de tavşan kanı özlediğim sevilere...

Delilik Hallerim....

Ben Kadar


Çocuk yürekliyim ya da yüreğim çocuk ne fark eder ki! Bazen muzip bir gülümseme yerleştirsem de suratıma, anlıyorum ki ağladığımda da çocuklar gibi ağlıyorum... Çocuklar kadar üzülerek, çocuklar kadar sevinerek geçiyor ömrüm...

Çocuk nedir bilir misiniz? Herşeyi en saf, arı şekliyle yaşayıp, hisseden, gerçekten sevinip, gerçekten üzülen tek yegane varlıktır...

Ve yine ve yine, ben kadarım karşınızda siz kadar değil... Ben kadar sevip, ben kadar içime tıkıp, ben kadar özleyip, ben kadar hazmediyorum sizi de!

Nüans



Tezatlarla yoğrulu yaşamımızdan doğruyu beklemek tezat değil midir? Kendimize olan uzaklığımız varken beklediğimiz şeylerin geç kalmışlığına olan isyan tezat değil midir? Tanımadan kendimizi başkasını didikleyip reva gördüklerimiz tezat değil midir? Bölük pörçük duygularımızı toparlayamadan isyan etmek ayrılığa tezat değil midir? Zirvelerine göz koyduğumuz dağlar bizi beklerken, koşarken takıldığımız çitler hülyâlarımıza tezat değil midir? Değilmi ki, farkın da olmayışımız kendimize, sevgimize. Aşkımızı sınamak için yapraklarını yolduğumuz papatya, tezat değil midir sevdamıza?

17 Temmuz 2012 Salı

ßυɢüɴlerde нαleт-ι rυнιyeм вυ мααleѕeғ



Okumayı seven,yazma ruhunu bu gemide açığa çıkaran,fotoğraf çektikçe çoşan bir ben var burda...İnsan seven yufka yürekli, hin fikirlilere antipati besleyen, şen fikirlilerin müptelası, gezgin ruhlu, asi-hırçın dalgalı bölgemin insan evladı.Aşırı duygusal ßir Mart kızı, tipik koç burcunun her zerresini taşıyan, riyakârsız bir ben...Yükselenimin ßaşak olması münasebeti ile zaman zaman ßenden ßaşka ßir ßende ortaya çıkaßiliyor..Sanal kültür olarak gördüğüm sosyal paylaşım sitelerinden bir beklentim yok Amacım edebiyattan çok herşeyi gözlemlemek insanlar ve iklimler arasında dolanmak hayata dair ne varsa paylaşmak ve arşivlemek.O halde varım;bu geminin kaptanıyım, miçosuyum, tayfasıyım zaman zaman da yolcusuyum.Kısacası herşeyiyim...
bazen içimi bir sıkıntı basıyor,
herşeyi bırakıp gitmek istiyorum,
çok değil belki bir kaç saat belki bir kaç gün..
arkamdaki hiç bir işi.. hiç bir sorumluluğu düşünmeden..
sadece gitmek..
gitmek dediğim öyle sessiz bir yer değil ama..
uçağa binip hoop newyork mesala.. kimseyi tanımadan..
yeni birileri ile tanışmak olabilir..
ya da kimsesiz..
cebimde düşünmeyeceğim kadar para..
yemişim.. içmişim.. kafam iyi..
biraz alışveriş..
biraz eğlence
ohhh şarj oldum, batarya dolu..
dönebilirim bıraktığım herşeye şimdi.. üstelik dönebileceğim şeylerin mutluluğu ile..
ama bak hala buradayım ve içimde öyle deli bir gitme isteği..hatta öyle ki gözümde yaş içimde sıkıntı yapacak kadar..
bugünlerde halet-i ruhiyem bu maalesef .